Salı, Şubat 08, 2011

the king's speech


şu filmi bayila bayila izledim bir türk olarak.. ama muhteşem yüyzyil tartismalari üzerinden gidersek, şu ingilizlerde azcik türk kanı olsa, hadi onu geçtim o ingilizvari genişlikleri olmasa "bizi savaştan, binbir badireden çıkartan evdadimizi alalede bir kekeme gibi gösteren filmi kiniyoruz" derlerdi. ama bir allahin kulu çıkıp böyle göstermemiş..

dahasi kraliçe oturup da "babamı sinemada agliyor gormek, üstelik zamanında love actually, bridget jones un günlügü gibi filmlerde aşk peşinde koşmuş bir adam tarafindan oynanmasini görmek kanıma dokundu" demiyor.. bu ne hoşgörü, bu ne kendini bilmezlik? ben burada onlar için de konusuyorum:

"şerefsizin evlatlaridir o filmi yapanlar. ecdadimizi acziyet içerisinde gösterebilecek kadar yoksunlar ingiliz kanindan."

teşekkürler.